Basmane, İzmir'in tarihi dokusunu koruyarak günümüze ulaşmış eski bir semttir. Yerleşim yeri olmadan önce şehrin hemen kenarında bulunan ve Ermeni mahallelerinin başladığı yer olan bu bölgeye sık sık gelen sakaların burada bulunan büyük bir çeşmeden su doldurdukları bilinmektedir. Daha sonra bazı esnaf da buraya yerleşir.
Basmane semti adını XVII. Yüzyıl'ın ilk yarısında burada kurulan bir masma fabrikasından almıştır. İzmir'li bir Ermeni tüccar 1740 yılında İstanbul'a giderek basma, yazma işiyle ilgili izni saraydan almayı başarır. Kadın başörtüleri ile yazmalara çiçekli desenlerin basıldığı ve ilk elli yılda oldukça başarılı işletilen bu kurum sonraları İsviçre'de üretilen yazmaların rekabetiyle sarsılır. Basma fabrikası binası ve arazisi İzmir - Kasaba demiryolu ve istasyonunun yapımı için istimlak edilir ve tarihe karışırsa da, bu işletme önceleri Aya Konstantina olarak bilinen semte ad olur. Zamanında basmahanenin buluduğu bu alanda günümüzde Basmane Garı bulunmaktadır
Dokuz Eylül Meydanı
Kentin önemli meydanlarındandır. Basmane semtinin İzmir'e açılan kapısı bu meydandır denilebilir. Gazi, Hürriyet, Doktor Refik Saydam ve Mürsel Paşa bulvarlarını buluşturan meydan, kent trafiğinin önemli buluşma noktalarından biridir. Kültürpark'ın kapılarından biri olan 9 Eylül Kapısı da bu meydana açılmaktadır. İzmir Enternasyonal Fuarı'nın açılış törenleri uzun yıllar 1922 yangınından sonra kentin yeniden imarı sırasında kazanılan bir alanda yapılmıştır.
İsmet Kaplan Mahallesi
( Bamane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 160 m )
Basmane Garı
İzmir - Kasaba (Turgutlu) demiryolu hattının başlangıç noktası olarak yapılmıştır. Bu nedenle "Kasaba Garı" olarak da söylenmiştir. "İzmir - Kasaba Temdidi Demiryolu Hattı" imtiyazı 4 Temmuz 1863 tarihinde Edward Price adlı İngiliz girişimciye verilir. Gediz havzasının İzmir ile bağlantısını sağlayacak olan bu hattın bir başka hedefi de Bornova ve Karşıyaka'yı da demiryolu ile İzmir'e bağlamaktır. Gar yapımı için Basmane'de birçok alan ve yapı istimlak edilir. İmtyaz sahibi olan İngiliz şirketi bu hakkını 1894 yılında Paris'te kurulan yeni bir şirkete devreder. Söz konusu demiryolu hattı 1934 yılında T.C.' nin malı olmuştur. Basmane Garı, günümüzde hem önemli bir metro istasyonu hem de bir çok tren hattının kalkış-varış noktasıdır. Bu gar da tıpkı Alsancak Garı gibi demiryolu tutkunları için mutlaka görülmesi gereken bir yapıdır. Ancak mimari özellikleri farklılıklar gösterir. Başlangıçta tek katlı olan yapıda sonraki yıllarda yapılan eklemelerle ortaya çıkan oldukça dık çatı formu ve büyük sundurmasını oluşturan XIX. Yüzyıl demir işçiliğinin güzelliği dikkati çeker. Gara gelen ihracat maddelerinin limana ve gümrüğe aktarılmasını sağlamak amacıyla açılması planlanmış olan Fevzipaşa Bulvarı, Basmane Garı'na anıtsal bir görünüm ve derinlik kazandırır. Bu nedenle yapı, 1100 metre uzaklıktaki Gümrükönü'nden tüm haşmetiyle seçilebilmektedir.
(Konak Saat Kulesine Uzaklığı: 1500 m, Alsancal Limana Uzaklığı: 2820 m )
Çorakkapı Camisi
İzmir'İn öenmli camilerindendir. XVIII. Yüzyıl ortalarında Bostani Mahmut Efendi tarafından yaptırıldığı bilinen yapı sekiz istinatlıdır. XIX. Yüzyıl sonlarında bir yangında önemli hasar görürse de Bostanizade ailesi tarafından aslına uygun olarak yeniden inşa ettirilir. Şehrin Roma Dönemi'ndeki çıkışlarından birindeki bir noktada yapıldığı için "Taşrakapı Camisi" olarak da anılmıştır. Anafartalar Caddesi'ne bakan cephesinde yer alan küçük bir haziresi mevcuttur. Yapıldığı yıllarda caminin çevresi önemli bir Müslüman mezarlığıdır.
Gaziler Cadddesi girişi ( Bamane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 200 m )
Yeni Sadık Bey Oteli
XIX. Yüzyıl sonlarında Uşşakizade Sadık Bey'in konağı olarak inşa edilen yapı grubu sonraları oğlu Muammer Bey tarafından 23 odalı otele dönüştürülür. Oteli oluşturan iki farklı yapı, Cumhuriyet'in ilk yıllarında bir dönem "Küçük Sadık Bey Oteli" ve "Büyük Sadık Bey Oteli" adlarıyla iki ayrı otel olarak kullanılırsa da, daha sonra günümzdeki adı ve biçini alır. Otelin ana binası olarak kullanılan köşkün bahçesinde bulunan sonradan eklenmiş yapıların altında Roma döneminden kalma bir kapı bulunmaktadır.
Otelciler Sokağı Girişi (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 240 m)
Oteller Sokağı
Basmane semtinin ünlü sokaklarının başında gelir. XIX. Yüzyıl'da Cuma Tekkesi olarak bilinen alandan başlayan bu sokak Cumhuriyet öncesi "Dibek" ve "Evliyazde" adlarıyla da anılır. Oteller Sokağı adı günümüze bu sokağı kesen uzunlu kısalı birkaç sokağın oluşturduğu ve eski büyük konutlardan bozma otellerin bulunduğu bölgenin neredeyse tamamı için kullanılır olmuştur. Sokakta yer alan otellerin birçoğunun çok sayıda müşterisi özellikle Afrika kökenli yabancılardır. Özellikle şehirlerarası otobüs garajının semtten taşınması nedeniyle 1980'lerden itibaren önemini yitirmeye başlayan ancak 2005 yılında yeniden düzenlenen Oteller Sokağı ilginç dokusu, farklı insan tipleri ile renkli bir bölgedir. Sokakta anılmaya değer çok sayıda otel olduğundan tamamına burada yer verilmemiştir.
Basmane Hamamı
Çorakkapı Camisi külliyesi içinde yer ala hamamın XVII. Yüzyıl eseri olduğu tahmin edilmektedir.
Anafartalar Caddesi - Basmane
Altınpark Kazı Alanı
Basmane semtinde, Konak Belediyesi hizmet binası yapımı için çalışma yapılacak alanada 2007 yılında meydana çıkarılmaya başlayan arkeolojik alan. Alan da yapılan kazılarda Antik dönem bulguları yanı sıra Roma dönemine ait Altınyol parçası ile yine Roma, Bizans ve Osmanlı dönemi yapılaşmaları da bulunmuştur.
Altınpark Caddesi - Basmane (Konak Saat Kulesi'ne Uzaklığı: 1700 m)
Basmane Karakolu
XX. Yüzyıl başlarında yapılmış olan bu yapı kırma taş işçiliği, mimari formu ve bazı süslemeleriyle dikkati çeker. Bir zamanlar İzmir Emniyet Müdürlüğü'nün bir şube merkezi olarak da hizmet vermiş bina, günümüzde karakol olarak hizmet vermektedir.
Anafartalar Caddesi ( Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 300 m)
Altınpark Çeşmesi
Altınpark Antik Alanı girişinde yer alan mermer çeşmenin kitabesi bulunmamaktadır. Hemen yanında yer alan ve birkaç yıl önce kuruması engellenemediği için kesilen tarihi çınar ağacının hemen yanında yer almaktadır.
960 Sokak ( Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 370 m)
Abdülfettah Camisi
Kesin olarak bilinmemekle birlikte 1671'de İzmir'e gelen Evliya Çelebi'nin bu camiden söz etmesi nedeniyle, bu tarihten önce inşa edildiği söylenebilir. Cami ve bitişiğindeki medrese Türkistanlı Hacı Abdülfettah Efendi tarafından yaptırıldığından dolayı bu adla veya kısaca "Fettah" adıyla anılmaktadır. 1843, 1861, 1934 ve 1957 yıllarında onarım gördüğü bilinen caminin iki minaresi vardır. Önceleri tek minareli olan camiye Kalbucuzade ailesi tarafından ikinci bir minare yapılmıştır. Ancak 2013 yılında gerçekleştirilen başarısız restorasyonda hem ikinci minare kaldırılmış hem de Abdülfettah Efendi'nin mezarı tahribata uğramıştır.
1298 Sokak ( Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 335 m)
Emniyet Oteli
1903 yılında inşa edilmiş bu yapı Cumhuriyet'in ilk yıllarında Cihan Palas otel ve gazinosu olarak hizmet verir. Bütün odalarında para kasaları bulunan 56 odalı yapı 1954 yılında el değiştirir ve Emniyet Oteli adını alır. 1974 yılında faaliyetini durduran, odalarının tavan resimleri ve süslemeleriyle dikkat çeken otel semtin görülmeye değer ilginç yapılarındandır.
Anafartalar Caddesi ( Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 475 m)
Hacı Veli Camisi
1737 tarihli vakfiyesine göre XVIII. Yüzyıl başlarında, Alaiyeli Hacı Veli tarafından yaptırılmıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında kullanıma kapatılan cami, büyük bir onarım görerek 1958 yılında yeniden cemaata açılmıştır. "Mumyakmaz Camisi" olarak da anılmaktadır.
Anafartalar Caddesi ( Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 475 m)
Basmane Semt Merkezi
Tabak ailesine ait bina hibe edildiği Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından uzun yıllar "Nebahat Tabak Yetiştirme Yurdu" olarak kullanılır. 1973 yılından sonra kullanılmayan ve bakımsız kalan bina Konak Belediyesi'nin çabasıyla bakıma alınmış ve onarım bedelinin büyük bölümü İl Özel İdaresi tarafından oluşturulan "Koruma Altındaki Binaları Destekleme Fonu"ndan karşılanarak 2007 yılında hizmete açılmıştır. Birçok etkinliğin yapıldığı merkez dönemi mimarisinin ilginç özelliklerini taşımaktadır ve görülmesi önerilir.
1299. Sokak (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 375 m)
Hatuniye Cami
Aynı adı taşıyan parkın köşesinde yer alan cami, XVII. Yüzyıl başlarında Yusf Çavuşzade Hacı Ahmet Ağa'nın annesi Tayyibe Hatun tarafından yaptırılır. Ancak o dönemde kadın adlarının söylenmesi usulden olmadığı için cami zaman içinde Hatuniye adıyla anılır. Yapının eski avlusu ile burada bulunan medresesi, çevredeki başka yapılarla birlikte yıkılarak park yapılır ve günümüzdeki avlusu ise sonradan eklenir. Tek minareli camiye sonraki yıllarda bir cemaat yeri daha yapılmıştır.
Anafartalar Caddesi
Dönertaş Sebili
Tilkilik 'in önemli eselerinden olan sebil, benzerleri arasında belki de İzmir'in en güzel sebilidir. Sebilin köşesinde bulunan ve süslü bir başlığa sahip yuvarlak mermer sütun döndüğü için bu adı almıştır. Hatuuniye Camii'ne namaza gelen cemaatin bu taşı mutlaka çevirdiği ve sağ elle yapılan çevirmede taşın dönmesinin uğur sayıldığı da bilinmektedir. Taş günümüzde de dönebilmektedir. Aslında bölgede zaman içinde çok sayıda sebil yapılmışsa da, bunlardan hangisinin asıl Dönertaş Sebili olduğu belli değildir. Bazı eski kaynaklar, sebilin 1813 yılında Osmanzade tarafından yaptırıldığını belirtmektedir.
Osmanzade Yokuşu olarak da bilinen 945. Sokak
Kurşunlu Camisi
İzmir'in en eski camilerinden olup büyük bir olasılıkla, Birinci veya İkinci Sultan Selim tarafından yaptırılan aynı adlı medresenin yanına inşa edilmiştir. XVIII. Yüzyıl ortalarında önemli bir onarım yaptırtan Hacı Ahmet Sait Efendi'nin adıyla da anılan caminin günümüzdeki minaresi 1958 yılında yapılmıştur.
816 Sokak (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 890 m)
Patlıcanlı Ağa Yokuşu
Semti yukarı mahallelere bağlayan önemli yokuşlardandır. Yokuşa açılan sokaklarda oldukça eski konutlar dikkat çeker. 816. Sokak üzerinde Atatürk İlköğretim Okulu yanında 806. Sokak olarak güney yönünde yükselmeye başlayan yokuş Yeni Namazgah ve Ali Reis mahallelerini ayıran sınır olarak 793. ve 812. sokaklarla kesiştiği kavşağa kadar yükselir. Söz konusu kavşaktan Batı yönüne dönerek Süvari ve Altay mahalleleri sınırı olan, günümüdeki 746. Sokak adıyla devam eden yokuş Topaltı İlköğretim Okulu civarında düz bir yol halini alarak ulaştığı Tuzcu Mahallesi'nde, Dolaplıkuyu Camisi'nin bulunduğu yapı adasının hemen altında yeniden güney yönüne döner ve bir kez daha yükselerek 747. Sokak ile kesiştiği noktada son bulur. Yokuşu takip ederek bu bölgeye gelenler, çeşitli aralık ya da kısa sokaklarla Rakım Elkutlu Caddesi'ne ulaşabilirler. Bu adın yokuş üzerinde bulunan Patlıcanlı Camisi nedeniyle mi sokağa ya da sokak nedeniyle mi camiye verildiği bilinmemektedir. "Patlıcan Camisi" adıyla da bilinen ve eski bir tarihe ait olduğu zannedilen caminin taarihi ve binası hakkında bilgi yoktur. Günümüzde tamamı tenekeden yapılma ilginç bir minareye sahiptir. İzmir'de sokakların numaralandırılması uygulamasından önce günümüzdeki 806. Sokak ise üç bölüm halinde "Bayburtlu", "Adlan" ve "Mumcuzade" sokaklar olarak adalandırılmışlardır.
Namazgah (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 850m)
Piyaleoğlu Camisi
XVIII. Yüzyıl başında Piyalezade Hacı Mehmet Ağa tarafından yaptırılan cami 1883 yılında onarımdan geçmiştir. "Moralı Mescidi" olarak da anılmaktadır.
803. Sokak
Pazaryeri Mahallesi
Basmane çevresinde, eski kent dokusu açısından örnek mahallelerden biridir. İlk adı Han Bey olan ve varlığı XVI. Yüzyıl başlarından itibaren izlenebilen mahalle İzmir'in en eski Türk mahallelerindendir. Mahallenin bulunduğu bölgede, XIX. Yüzyol sonlarına kadar İzmir'in en büyük pazarı kurulmaktaydı. Hafta da bir kurulan bu pazara hemen tüm çevre köy ve kasabalardan mal gelmekte, burası o gün boyunca İzmir'in en kalabalık yeri olmaktaydı. Bayramyeri olarak da kullanılan bu alanda, kurtuluştan sonra "Vayan Hainliği" suçuyla idama mahkum edilenlerin cexaları infaz edilmiştir.
Han Bey Camisi
Bulunduğu yerden dolayı "Pazaryeri" adıyla da anılmaktadır. En geç XVI. Yüzyıl başlarında inşa ettirildiği düşünülen caminin banisi, caminin yanında gömülü olan Han Bey Dede'dir. İzmir'in en eski camilerinden olan Han Bey'in günümüdeki binasının yeniden yapıldığı düşünülmektedir.
948. Sokak (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 745 m)
İplikçi İsmail Dede Haziresi
Kentteki ilginç hazirelerden biridir. Adını, günümüze ulaşmayan bir türbesi bulunan İplikçi İsmail Dede'den aldığı rivayet olunur. Hazirenin bağlı olduğu türbe zaman içinde konutlar arasında kaybolmuştur.
956. Sokak (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 640 m)
Emir Sultan Türbesi
İzmir kentindeki en önemli türbedir. Bir söylenceye göre türbe İmam-ı Birgivi hazretlerinin müritlerinden Emir Bey'e aittir. Öte yandan türbenin Bursa'da türbesi bulunan Emir Sultan hazretlerinin kardeşi ya da oğlu olduğu da rivayet edilmiştir. Bir başka söylenceye göre de aynı kişinin öğrencisidir. Ancak bunların tümü de kanıtlanamamışıtır. En doğru olasılık bu türbenin "İzmir fatihi" olarak da bilinen Gazi Umur Bey'in bir kumandanı olan Seydi Mükerremeddin Emir Sultan'a ait olmasıdır. Nitekim, türbenin kuzey yönünde bulunan Merkez Şeyh Camii'nden türbe önündeki küçük alana açılan 955. Sokak, Cumhuriyet'in ilk yıllarında Seydi Mükerremettin Sokak dıyla anılmıştır. Türbe yapısı ve çevresinin önce 1990 yılında, daha sonra ise 2014 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi sponsorluğunda onarım görmüştür. Küçük hazirede başta Katipzade alesi olmak üzere birçok ünlü İzmirlinin mezarı bulunmaktadır. Bunların arasında Atatürk'ün eşi Latife Hanım'ın dedesi Uşakzade Sadık Bey ve eşi, Aydın Valisi Ahmet Esat Paşa, Darülaceze'nin kurucusu Doktor Şehri Bey, İzmir Kadısı Şükrüzade Abdülkadir Paşa ve işgal dönemi İzmir Valisi Kambur İzzet başta gelmektedir.
Pazaryeri Mahallesi (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 640m)
Şeyh Camisi
Yakınında bulunan Emir Sultan Türbesi gibi bu Camisin de XIX. Yüzyıl sonlarına kadar orada bulunan büyük bir Müslüman mearlığın yanında yer aldığı bilinmektedir. Mezarlık, şehir içinde kalan benzerleri ile birlikte kaldırıldıktan sonra cami uzun yıllar bakımsız olarak kalır, hatta Cumhuriyet'in ilk yıllarında Devlet Demiryolları tarafından depo olarak da kullanılır. Ancak 1940'lı yılların ikinci yarısında yapılan onarımdan sonra ibadete açılır. XVII. Yüzyıl'ın ilk yarısında Üsküdarlı Aziz Mahmut Hüdai Efendi'nin halifelerinden, Halvetiye tarikatı şeyhi Mustafa Efendi tarafından yaptırılan camiden Evliya Çelebi, "Şeyh Mustafa Efendi Camisi" olarak söz etmiştir. Mustafa Efendi'nin mezarı caminin haziresinde bulunmaktadır. Şeyh Camisi'nin 1809 yılında da büyük bir onarım gördüğü bilinmektedir.
961. Sokak (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 560m)
Salahettinoğlu Camisi
Caminin önünde bulunan merdiven altında, halk arasında "Salahettin Dede" adlı bir ermişe ait olduğu söylenen sanduka nedeniyle bu adla anılmaktadır. Bazı kaynaklar caminin 1894 yılında Bezzaz Ali Efendi tarafından yaptırıldığını kaydederken bir diğer kaynak çok daha eski olup XVI. Yüzyıl başlarında var olan "Selatinzade Mescidi" adının sonraları "Salahüddinoğlu Mescidi" biçimine dönüştüğünü varsaymaktadır. Defalarca onarım gördüğü anlaşılan ve oldukça eski yapının minaresi 1954 yılı başında kuruyemiş tüccarlarından Manisalı Ömer Lüfti oğlu Sabri Gül tarafından, mimar Addüsselim Yapar'a tuğla olarak yaptırılmıştır. "Selatinoğlu Camisi" adıyla da bilinmektedir.
1030. Sokak (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 820m)
Antik Tiyatro
Kadifekale'nin Kuzeydoğu yönünde, Kireçlikaya denilen bölgede Antik dönemin çok önemli tiyatrolarından birinin kalıntıları bulunmaktadır. Helenistik dönemde Lusimakhos tarafından yaptırıldığı varsayılan yirmi bin kişilik tiyatro hem İ.S. I. Yüzyıl'da İmparator Claudius tarafından yenilenmiş, hem de İ.S. 178'de meydana gelen büyük depremden sonra da onarım görmüştür. Tiyatronun önemli bir bölümü Moğol İmparatoru Timur'un İzmir'i fethi sırasında iç körfezi doldurmak amacıyla sökülüp taşınmış, bunun dışında XVII. Yüzyıl ortalarında inşa edilip 1688 depreminde yıkılan ve Körfez girişinde yer alan Yeni Kale ile yine aynı dönemlerin yapısı olup ve 1922 yangınında yok olan Büyük Vezir Han'ın yapımlarında da bu tiyatronun masif taş blokları ile beyaz mermerleri kullanılmıştır. Sahne kısmı ise XX. Yüzyıl oratalarında itibaren konutların altında kalmıştır. Antik Tiyatro'nun meydana çıkarılması için İzmir Büyük Şehir Belediyesi sponsorluğunda yapılan kamulaştırma çalışmaları sonunda 2014 yılı Haziran ayında kazı başlatılmıştır.
985 Sokak ve Çevresi (Konak Saat Kulesi'ne Uzaklığı: 2370m)
Faik Paşa Camisi
Banisi olan Faik Paşa hakkında fazla bilgiye sahip olmadığımız XVI. Yüzyıl'dan kalma bu cami, günümüz İzmir'inin Osmanlı devrine ait en eski yapılarından biridir. İki yüz yıl kadar önce yangın da geçiren yapının bütünü 1842 yılında, tek şerefeli minaresi ise 1914 ve 1955 yıllarında onarım görmüştür.
967. Sokak (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 570m)
Selvili Mescid
Eski bir tarihte inşa edilmiş olduğu tahmin edilen yapı ile ilgili fazla bilgi bulunmamaktadır. Bazı kaynaklarda ilk yıllarda Osman Efendi Camisi adıyla anıldığı belirtilmektedir. Cami içindeki bulunan kabrin mezar taşında Mustafa Osman adı ve 1180 vefat tarihi yazılıdır. Caminin banisinin de bu kişi olduğu düşünülebilir. 1841 yılında Mezarlıkbaşı'da çıkan büyük yangında caminin kurşunla kaplı kubbesine sıçrayan kıvılcımlar nedeni ile her nasılsa camide bulunan barut fıçıları infilak etmiş ve caminin büyük bölümü havaya uçurulmuştur. Yeniden inşasında kubbe çevresindeki geniş teras selvi ağaçlarından direkler üstüne oturulduğu için adı Selvili Mescit olmuştur. Cami kubbesi ve yarı çatıları tutan ağaçlar da selvidir. Bazı kaynaklarda, avlusunda da asırlık bir selvi ağacı bulunduğu belirtilmiştir. Caminin küçük bir haziresi bulunmaktadır.
954. Sokak (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 685m)
Karakapı
Antik dönemde İzmir'i çevreleyen surlar üzerinde yer alan kapılardan biridir. Kemeri günümüze ulaşmayan kapının hemen yanında akmaz bir çeşme bulunmaktadır. Surun bir bölümü ayrıca evlerin temellerinde de gözlemlenir.
954 - 1282. Sokaklar - Kemer (Konak Saat Kulesi'ne Uzaklığı: 2240m)
Kervan Köprüsü
Bu köprü, Antik İzmir'in dışarıya açılan iki kapısına ulaşan yolların doğu yönünde olanı üzerinde bulunmaktadır. İzmir'e kuzey ve doğu yönlerden ulaşan yolların tek geçiş noktasıdır. Şehre mal getirip götüren deve kervanlarının son konaklama yerleri bu köprünün açıldığı geniş adıyla nılır. XIX. Yüzyıl'da köprünün çevresindeki evler " Randevu Evi" olarak çalıştırıldığı için kötü ün yapan bölge, İzmir'e başta "Paralı Köprü" olmak üzere yeniyapılan giriş noktaları nedeniyle önemini kaybetmeye başlar. Sayısız gravür ve fotoğrafa konu olan tarihi taş köprü, Gaziler Caddesi'nin yine bu anlamda bir ad olan "Kemer" semti geçişinde, yolun altında kalmıştır.
Kemer (Konak Saat Kulesi'ne Uzaklığı: 2270m)
Aya Vukla Kilisesi
1886'da inşa edilen Ortodoks Rum kilisesi, 1922 yılı Şubat ayında Asar-ı Atika Müzesi olarak hizmete girer, 1943 yılında İzmir Arkeoloji Müzesi adını alır ve bu durum 1951 yılında Kültürpark'taki müze binası açılıncaya dek sürer. "Gözü Kilise" olarak da anılan yapı, daha sonraları depo olarak kullanılır ve bir dönem de İzmir Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü'ne tahsis edilir. Son yıllarda bakımsız ve harap durumda olan kilise, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından restorasyona alınacaktır.
1269. Sokak - Basmane
Bahçeli Oteli
1930'lu yılların, 20 odalı en lüks oteli. Birinci Ulusal Mimarlık Dönemi çizgilerini taşıyan otel "Şehir Oteli" adıyla hizmete girer. İzmir Belediye'sinin aynı adla, Kordon'da yeni bir otel inşasına başlamasından sonra adı değişir ve "Bahçeli Otel" olur. 1986 yılında yapının yıkılmaya başlamasına müdahale eden İzmir 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu, yıkımı durdurur ve yapının dış yüzündeki orjinalliğin korunması koşulu ile hemen arkasına çarşı ve iş hanı yapılmasına izin verir.
Gaziler Caddesi (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 380m)
Kumrulu Mescid
Kimi araştırmalara göre 175 yılında yapıldığı belirtilen ancak yapıldığı tarih ve kim tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmeyen mescid, bazı araştırmacılara göre eski bir şapeldir. 2013 yılında başlayan kötü bir restorasyon geçirmiştir.
1273. Sokak (Basmane Metro İstasyonu'na Uzaklığı: 375m)